ARKADAŞIM NECİP
Yıl iki bin altı Eylül yirmi bir
Böyle olacağını söyle kim bilir
Akşam vakti hep mesajlar gelir
Duydum ki: arkadaşım Necip ölmüş.
Bir zaman yediğimiz ayrı gitmezdi
Oturduk mu hiç lafımız bitmezdi
Bazen olur zaman bile yetmezdi
Duydum ki: arkadaşım Necip ölmüş.
Bisikletle giderdi, sorardım nereye
Hiç arkadaş derdi, gidiyorum dereye
Orda görürdüm gittiğimde Kiraz dereye
Duydum ki: arkadaşım Necip ölmüş.
Ava meraklıydı çakısı vardı
Giderken yılan gibi akışı vardı
Bazen sivri, sivri çıkışı vardı
Duydum ki: arkadaşım Necip ölmüş.
Hepsini everdi kalmadı bekâr çocuğu
Çalışırken hile yoktu çıkardı sucuğu
Belediyeye kızardı, çok görmüşler gocuğu
Duydum ki: arkadaşım Necip ölmüş.
Beraber gittik kız kaçırmaya
Alıp dağdan dağa aşırmaya
Hazır olun şimdi şaşırmaya
Duydum ki: arkadaşım Necip ölmüş.
Kışlık yakacak için gitmişti oduna
Hiç varamadı bu hayatın tadına
Bir bilse, ne kadar üzüldüm onun adına
Duydum ki: arkadaşım Necip ölmüş.
Bazen tavırlarına gülündü arkadaş
Ölünce kıymetin bilindi arkadaş
Duyunca bağrım delindi arkadaş
Duydum ki: arkadaşım Necip ölmüş.
Yazılacak çok şey var yazamıyoruz
Kader çizgisini asla bozamıyoruz
Amenna dedik ya, kızamıyoruz
Duydum ki: arkadaşım Necip ölmüş.
Çileydi onun yaşamı, aldığı her nefesi
Son sohbetimiz düğünden yedi gün öncesi
Sevenin çokmuş ama gizli imiş sevgisi
Duydum ki: arkadaşım Necip ölmüş.
Kacaroğlu Mevlüt'üm Necip'in arkadaşı
O yok artık yanıyor bağrımın başı
Onu geri getirmez döktüğüm gözyaşı
Duydum ki: arkadaşım Necip ölmüş.
Arkadaşıma Allah’tan rahmet diliyorum.
21.09.2006
Ozan Mevlüt KACAROĞLU